Kasem Nedir İslam? Kökenleri, Bugüne Yansımaları ve Yarın İçin İlham
Bazen bir kelime, çok katmanlı bir dünyanın kapısını aralar. “Kasem” de onlardan: günlük dilde “yemin” diye andığımız, İslam geleneğinde hem hukuki hem ahlaki ağırlığı olan o güçlü söz. Bugün, bir arkadaş sohbetinin sıcaklığında ama titiz bir merakla, kasemin kökenine, günümüzdeki karşılıklarına ve geleceğe dair potansiyel etkilerine birlikte bakalım.
Kasemin Kökeni: Dilden Fıkha Uzanan Bir Yol
“Kasem” (Arapça: قَسَم), “and içmek, kesin taahhüt vermek” anlamındaki qasama kökünden gelir. Kur’an’da hem insanlar için yemin hükümleri yer alır hem de ilahî hitap “andolsun” edatıyla (ör. Vel-Asr, Ved-Duhâ) dikkat ve vurguyu artıran edebî bir kasem formu kullanır. İnsanın yemini, sorumluluğu ve hesap verilebilirliği üstlenme beyanıdır; ilahî kasem ise mesajın önemini pekiştiren bir söylem aygıtıdır.
İslam’da Kasem Türleri ve Hükümler: İnce Bir Denge
1) Laghv Yemini (Dikkatsiz/Dil Alışkanlığı):
Gündelik konuşmada “vallahi, billahi” gibi farkında olmadan söylenen sözlerdir. Kasıtlı taahhüt içermediği için sorumluluk ve keffaret doğurmaz; fakat dil terbiyesi açısından dikkat önerilir.
2) Ghamûs Yemini (Bile Bile Yalan Yemin):
Gerçeği bildiği hâlde yalan yere yemin etmektir. Büyük günah sayılır; çünkü güveni parçalar, şahadeti gölgeler. Klasik kaynaklar bunun keffaretle değil, samimi tevbe ve kul hakkı varsa telafiyle onarılacağını vurgular.
3) Mün‘akid Yemin (Bağlayıcı Yemin):
Geleceğe dönük, mümkün bir fiil üzerine bilinçli taahhüttür: “Şunu yapacağıma/yapmayacağıma yemin ederim.” Bozulursa keffaret gerekir: on yoksulu doyurmak, giydirmek veya bir köleyi azat etmek; buna gücü yetmeyen için üç gün oruç. Bu çerçeve, sözün ağırlığını korurken çıkış kapısı da bırakan merhametli bir dengedir.
Yemin Etiği: Kime ve Nasıl?
İslam’da yemin, Allah’ın adıyla yapılır; zira nihai şahit O’dur. Geleneğin uyarısı nettir: mahlûkat üzerine yemin etmemek, Allah’ın adını da lüzumsuz yere dilde tüketmemek. Ayrıca günaha aracılık eden yemin makbul değildir; bu durumda yemini bozup keffaret vermek daha erdemli kabul edilir. Burada amaç, sözün kutsiyetini korurken ahlaki yönü öncelemektir.
Kur’an’daki Kasemin Edebî İşlevi: Mesajın Altını Çizmek
“Asra andolsun” (Vel-Asr), “Kuşluk vaktine andolsun” (Ved-Duhâ) gibi ilahî kasemler, insanın ömür sermayesine, umuda, sabra ve toplumsal dayanışmaya dikkatimizi çeker. Bu kasemler, birer “yön tabelası” gibidir: mesajın kritik kısmını işaretler, okuyucuyu düşünmeye davet eder.
Bugünde Kasem: Mahkemeden Toplumsal Güvene
Modern dünyada kasem, mahkemede tanıklığın ciddiyeti, kamu görevlisinin yemini, doktor ve avukatın meslek andı gibi alanlarda kurumsal bir güven mekanizmasıdır. İş dünyasında “etik kodlar” ve “uyum (compliance) taahhütleri” pratikte birer kasem kültürüdür: söz ver, şeffaf ol, hesap ver. Bu, Müslüman veya değil, herkes için ortak bir dil: güven.
Dijital çağda da kasemin yankısı var: gizlilik sözleri, açık lisanslar, bağlayıcı kullanıcı sözleşmeleri… Hepsi görünmez birer “yemin ekosistemi” kuruyor. Bir içerik üreticisinin “şeffaflık beyanı”, bir girişimcinin “müşteriye sadakat sözü” ve bir STK’nın “etik taahhüdü” kasemin modern formları olarak toplumsal dokuyu güçlendiriyor.
Beklenmedik Bir Köprü: Kasem, Bilimsel Tekrar Edilebilirlik ve Açık Veri
Bilimde “reprodüksiyon” (tekrarlanabilirlik) esaslı bir “söz”dür: “Bu sonucu aynı şartlarda tekrar göreceksiniz.” Akademik dürüstlük beyannameleri, veri paylaşım protokolleri ve hakemlik etiği; hepsi kasemin akrabasıdır. Sözünü tutan açık veri, güven inşasını hızlandırır. Böyle bakınca kasem, sadece imanî değil, medeniyet kurucu bir ilke gibi durur.
Yarın İçin: Akıllı Sözleşmelerden (Smart Contract) Ahlakî Sözleşmelere
Blokzincir tabanlı akıllı sözleşmeler, teknik olarak “şart gerçekleşirse söz yerine gelir” mantığında işler. Ne var ki teknoloji, kasemin ahlaki tarafını tek başına kuramaz. İslam’ın kasem öğretisi, yarının dünyasına şu mesajı taşır: Söz, sadece yürütülebilir değil, aynı zamanda erdemli olmalı. Keffaret mantığı ise hata payı bırakan, ama telafi imkânı sunan “insan dostu” bir sistem vizyonu verebilir.
Kasem ve İç Dünya: Niyet, Özdenetim, Hesap
Kasem, sadece dışa söylenen bir cümle değil; içe verilen bir sözün de dışa yansımasıdır. Niyetin berraklığı, dilin tutarlılığı ve amelin sahihliği birleştiğinde kasem, insanın kendisiyle yaptığı sözleşmeyi toplumla buluşturur. Bu yüzden Müslümanların yemin hassasiyeti, kişisel gelişim, finansal dürüstlük ve toplumsal barış gibi geniş alanlara yayılan yankılar üretir.
Sonuç: Sözün Ağırlığı, Geleceğin İnşası
Kasem, İslam’da sözün onurudur: yanlışsa tövbe ve telafi, doğruysa sadakat ve sebat. Dün, bireyi ve toplumu inşa eden bir mihenk taşıydı; bugün kurumsal güvenin motoru; yarın ise ahlaki teknoloji tasarımının ilhamı olabilir. Hepimizin hayatında küçük ama belirleyici “söz düğümleri” var: ailemize, işimize, topluluğumuza, Rabbimize verdiğimiz sözler… Onları tutmak, dünyayı tutmak demek.
Peki sen sözlerini nasıl koruyorsun? Günlük hayatta hangi “küçük kasemler” seni ayakta tutuyor? Yanlış bir yemini telafi ettiğinde iç dünyanda neler değişti? Düşüncelerini ve tecrübelerini paylaşır mısın; belki bir başkasının sözünü güçlendirirsin.
““ kasem/yemin” sözcüğünün esas anlamı “güç, kuvvet” demektir. terim olarak “ iddia edilen tezi somut kanıtlar ile güçlendirmek ” anlamına gelmektedir. “kasem cümlesi” ise ileri sürülen tezlerin kanıtlarla ve güçlü bir şekilde ortaya konulması için kurulan cümledir. Sözlükte bölmek, bölüştürmek, pay almak gibi anlamlara gelen “kasem” ( ق- س -م ), َمَسْقَأ fiilinin kıyasî olmayan mastarı olup yemin etmek” anlamında kullanılmaktadır.
Betül!
Sevgili yorumlarınız için teşekkür ederim; sunduğunuz öneriler yazının anlatımına canlılık kattı ve onu daha ilgi çekici yaptı.
İslam’da bir kişi, Kasem (“yemin”), kişinin örneğin Allah’ın isimlerinden veya sıfatlarından biri üzerine yemin etmesidir . Kasem öncelikle Allah’a verilen bir söz olduğundan, yalan yere yemin etmek kişinin ruhu için bir tehlike olarak kabul edilir. (ﻗﺴﻢ) i. (Ar. ḳasem) Yemin , ant. ѻ Kasem etmek: Yemin etmek: Kasem ederim ki bütün dünya kendini bana verse ben bunları o zincirin bir tek halkasına değişmem (Sâmiha Ayverdi).
Nurgül! Kıymetli görüşleriniz için teşekkür ederim, önerileriniz yazının güçlü yanlarını pekiştirdi, zayıf noktalarını destekledi ve daha çok yönlü bir içerik sundu.
Sözün kuvvetlendirilmesi için Allâh’ın adı veya sıfatı anılarak yapılan yemin üç çeşittir: Yemîn VaazProjeleri Sözün kuvvetlendirilmesi için Allâh’ın adı veya sıfatı anılarak yapılan yemin üç çeşittir: Yemîn-i lağv, yemîn-i gamûs ve yemîn-i mün’akide .
Gülru! Kıymetli katkınız, makalenin odak noktalarını vurguladı ve mesajın daha güçlü yansıtılmasına katkıda bulundu.
Sözlükte bölmek, bölüştürmek, pay almak gibi anlamlara gelen “kasem” ( ق- س -م ), َمَسْقَأ fiilinin kıyasî olmayan mastarı olup yemin etmek” anlamında kullanılmaktadır. 5 Yemin eden kişi, yemini sayesinde karşı taraftan bir pay kaptığı için “kasem” denildiği ifade edilmiştir. İslam’da bir kişi, Kasem (“yemin”), kişinin örneğin Allah’ın isimlerinden veya sıfatlarından biri üzerine yemin etmesidir .
Cengaver!
Katkınız yazının değerini artırdı.